Almanya'nın ekonomisi Avrupa'nın en büyüğü ve nominal GSYİH açısından dünyanın dördüncü en büyük ekonomisidir. Serbest piyasa kapitalizmi ile önemli sosyal hizmetleri harmanlayan yüksek gelişmiş sosyal piyasa ekonomisi ile karakterizedir. Ülkenin ekonomik gücü, çeşitli sanayi tabanı, güçlü imalat sektörü ve iyi eğitimli iş gücü ile araştırma ve geliştirmeye yapılan önemli yatırımlarla yönlendirilen yüksek yenilik seviyelerinde yatmaktadır. Ana sanayiler arasında otomotiv, makine mühendisliği, kimyasal üretim ve bilgi teknolojisi bulunmaktadır. Almanya'nın finansal sistemi dünyanın en sofistike ve istikrarlı sistemlerinden biridir; sıkı düzenlemelerle küresel ekonomiyle iyi entegre olmuştur. Evrensel bankacılık sistemi ilkelerine göre çalışır; bankalar ticari bankacılık, yatırım bankacılığı ve varlık yönetimi dahil olmak üzere tam kapsamlı finansal hizmetler sunabilirler. Ülke ayrıca Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve birkaç büyük küresel finansal kuruma ev sahipliği yapmaktadır. Frankfurt'taki Deutsche Börse dünyanın en büyük borsa binalarından biridir ve Avrupa finansında kritik bir rol oynamaktadır.

Ticaret Almanya'nın ekonomisinin temel taşlarından biridir ve ülke dünyanın önde gelen ihracatçılarındandır. Batı Asya ve Orta Doğu dahil olmak üzere çeşitli bölgelerle iyi kurulmuş ticaret ilişkilerine sahiptir. Almanya'nın bu bölgelere yaptığı ana ihracatlar arasında makineler, araçlar, kimyasal ürünler ve endüstriyel ekipman bulunmaktadır. Bunun karşılığında bu ülkelerden petrol, doğalgaz, petrokimyasallar gibi temel malları ithal etmektedir; bunlar imalat sanayileri için hayati öneme sahiptir. İkili ticaret, Almanya'nın serbest ticaret anlaşmalarına olan bağlılığı ve Avrupa Birliği'nin ekonomik politikalarındaki aktif rolü tarafından desteklenmektedir. Ülkenin ekonomisi yüksek derecede ihracata dayalıdır; ticaret fazlası GSYİH'sine önemli katkıda bulunmaktadır. Mühendislik, teknoloji ve otomotiv sektörlerinde faaliyet gösteren Alman şirketleri yüksek kaliteli ürünleriyle tanınmaktadırlar; bu nedenle uluslararası ticaret ekonomik büyümeyi sürdürmek için hayati öneme sahiptir. Almanya'nın sağlam altyapısı, gelişmiş lojistik hizmetleri ve Avrupa'nın kalbinde stratejik konumu onu ticaret ve yatırım için ideal bir merkez haline getirmekte; Batı Avrupa'yı diğer küresel pazarlarla bağlamaktadır.